İRFAN MEKTEBİ DERGİSİ OCAK 2023

  • 0.0 Yorum var.
  • Ürün Kodu : 04 03 23 01
  • Marka : SÜEDA

  •  
  • Toplam Fiyat
  • Fiyatı
    7,00 TL + KDV
  • Adet :
  • Çevirmen
  • Yayın Tarihi
  • ISBN
  • Baskı Sayısı
  • Dil
  • Sayfa Sayısı
  • Cilt Tipi
  • Kağıt Tipi
  • Boyut
  • Aynı Gün Kargo
  • En Ucuz Ürün
  • Fırsat Ürünü
  • Hediyeli Ürün
  • Hızlı Kargo
  • İndirimli Ürün
  • Özel Ürün
  • Sınırlı Sayıda
  • Şok fiyatlı
  • Yeni Ürün
  • Ücretsiz Kargo

HER ŞEY SENİNLE BAŞLAR

 

İnsana dair öğrenmek istediğimiz her şey için, ilk bakacağımız yer İnsan Suresi olmalıdır diye düşünürüm. Çünkü insanı ve varlık sebebini en iyi bilen ve bildirecek olan Allah’tır ve Kur’an’da insana mahsus bir sureye yer vermiştir.

Surede insana dair dikkat çekilen ilk şey, insanın yoktan var edildiğidir. Varlığına sebep ise hakir bir su damlasıdır. İnsan imtihan edilmektedir; bunun için de insan görücü ve işitici olarak yaratılmıştır.

İnsanın ilk olarak görmesi ve işitmesi gereken şeyin de doğru olan yola hidayet edildiği, bundan sonra ya şükrüne vesile olacak vaziyet ya da nankörlüğünü gösteren işler konusunda serbest olduğudur.

Daha sonra mümin ve münkirlerin hangi hal üzere olacakları ve tercihlerine göre karşılaşacakları durumlar net olarak beyan edilmiştir. Müminlere kafirlere karşı sabretmesi, Allah’tan yardım dilemeleri ve belirlenen vakitlerde namazı kılmaları emredilmiştir. Kafirler hakkındaki “Şüphe yok ki şunlar (kâfirler), acil olanı (çabuk geçen dünya hayatını) seviyorlar da önlerindeki ağır bir günü (kıyameti) bırakıyorlar.” ayeti dikkatte kalması gereken önemli bir husustur.

Kur’an’ın bir tefsiri olan Risale-i Nur’da da insana dair bir pencere bulunmaktadır. İnsan suresinin otuz bir ayet olmasından bahisle belki, bu pencere otuz üçüncü mektubun otuz birinci penceresi olarak yer almıştır ilgili eserde.

Bu pencerede, “İnsan öyle bir nüsha-i camiadır ki, Cenâb-ı Hak bütün esmasını, insanın nefsi ile insana ihsas ediyor.” denilmiş, nazarlarımızın, “Kendini bilen rabbini bilir” sözünün ifade ettiği manaya çevrilmesi istenmiştir.

Ve “İnsan üç cihetle esmâ-yı İlâhiyeye bir aynadır” denilerek insanın Allah’ın isimlerine üç cihetle ayinedarlık yaptığı tafsilatıyla anlatılmıştır. Birincisi; acz ve fakrıyla Allah’ın sonsuz kudret ve zenginliği göstermesi cihetinden zıddıyla. İkincisi; ilim, kudret, görme gibi insanın kendisinde sınırlı olan özelliklerle, Allah’ın sınırsız kudret, ilim, işitme vb. isim ve sıfatlarının farkında olma ve gösterme cihetiyle numunelerle. Üçüncüsü; ayna nasıl ki karşısındakini gösterir, insan da kendi üzerinde nakışları gözüken Allah’ın isimlerini gösterir, denilmiştir.

İkinci bölümde ise, insanın bedeninin bir arada bulunmasına vesile olan ruhun bedendeki bütün hücre, aza ve organlarla nasıl iletişim ve etkileşim halinde olduğundan bahisle, kâinatta Allah’ın icraatının ne kadar kolay ve rahat olduğunu anlayabileceğimizden bahseder.

İnsanın Allah’a muhatap kılınması ve bütün isim ve sıfatlarına en geniş manada ayine olması, insanın diğer bütün mahlukattan ayıran ve önemli kılan hususlardır. Bundandır ki insanın kendisini bilmesi, kendisini tanıması istenmiştir. “Kendini bilen Rabbini bilir” denilmiştir.

Konuyla ilgili olarak gerek diğer sure ve ayetler gerekse Risale-i Nurun Otuzuncu Söz başta olarak pek çok yerde insanı tanıtan ve olması gereken noktaya taşınması için yapması gerekenlerle ilgili önemli notlar düşülmüştür.

Bundan bahisle çok bilmek değil, kendini bilmek önemli olacaktır.

Unutma her şey seninle başlar…

* Yorum eklemek için Üye Girişi yapınız.
Pozitif Oran 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00