2025 AİLE YILI: KÖKLERİMİZE DÖNÜŞ
Aile... İnsan hayatının ilk mektebi, sığınağı, dayanağı. Geçmişin kodlarını geleceğe taşıyan en kıymetli mirasımız. İşte bu idrakle 2025 yılı, aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi için “Aile Yılı” olarak ilan edildi. Bu, sadece bir yıl değil, aynı zamanda bir çağrıdır; hayatın özüne dönmeye, sevgiyle bağlanmaya, köklerimizi güçlendirmeye bir davettir. Durum aile aleyhine daha da sıkıntılı hale gelmeden bu farkındalığın oluşması ise elzemdir.
Ne var ki bazen dünya telaşı içinde en yakınımızdakileri, sevdiklerimizi ihmal ederiz. İş, kariyer, sosyal çevre derken ailemize yeterince vakit ayıramayız. Hizmet etmek, çalışmak ve topluma faydalı olmak elbette önemlidir; ancak bunları yaparken ailemizi ihmal etmek! İşte bu kabul edilebilir değildir. Çünkü aile, insanın hayatındaki en büyük dayanak noktasıdır. Herkes gittiğinde, kalandır.
Günümüzde en çok sorulan sorulardan biri: İş mi önce gelir, aile mi? Moda tabirle kariyer peşinde koşmak var bir de… evliliği ve çocukları erteleyen gençler, zaman içinde cesaretini tamamen kaybetmekte, yalnızlıkla ve günahlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Gençlerin enerjisi millet ve memleket için ne kadar önemliyse, aile kurmaları da dünya-ahiret selametleri ve neslin devamı için şarttır.
Uzakları yakın, zoru kolay eyleyen teknolojinin ve dijital dünyanın gelişmesi, ne hikmetse insanları birbirinden uzaklaştırıyor. Sanal dünyada geçirilen saatler, yüz yüze iletişimi azalttığı bir yana, sosyalleşme arzusunu da kökünden söküp almaya doğru gidiyor. Boşanma oranlarının artması, tüketim kültürü, bireyselleşme ve aile içindeki sorumlulukların azalması gibi faktörler de aileyi tehdit eden unsurlar arasında boy gösteriyor. Belki de bu tehditlere karşı bilinçli olmak, aile bağlarını korumanın ilk adımıdır.
Diğer taraftan, bir toplumun vicdanı, yaşlılarına verdiği değerle ölçülür. Eskiden büyükler, aile içinde hürmet gören, danışılan, nasihatlerine kıymet verilen ululardı. Bugün ise yalnızlaşan, bakımevlerine terk edilen, bir an önce ölse de kurtulsak denilen varlıklara dönüştüler. Halbuki onların duası, bilgeliği ve tecrübeleri, genç nesiller için büyük bir nimettir. İhtiyarların aile içindeki yerini tekrar güçlendirmek, varlığımıza bereket katacak en önemli adımdır.
Evet, 2025 Aile Yılı, bize ailenin değerini hatırlatan önemli bir fırsattır. Aile, fert ve toplumun temel taşıdır. Onu güçlendirmek, insanlığa yapılan en büyük hizmettir. Kalabalık şehirlerin yalnızlaştırdığı insanları yani bizi, aile sıcaklığı ile tekrar bir araya getirmek; teknoloji ile uzaklaşan bizleri, sevgi ve merhametle birbirine yakınlaştırmak kendi ellerimizdedir.
Unutmayalım ki, Efendimiz (sav)’in beyanıyla “Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır.”
Bu sayımızda, bu konuların etraflıca ele alındığı bir dosya sizleri bekliyor olacak. Mart 2025 aynı zamanda Ramazan-ı Şerifin manevi ve kudsi iklimini idrak ettiğimiz bir ay. Ve miladi takvimle bu ayın 20’si Bediüzzaman Hazretlerinin vefatının sene-i devriyesi…
Birbirinden önemli mevzuları ele almaya ve dergi sayfalarının tanıdığı imkân nispetinde sizlerle paylaşmaya gayret ettik. Bu gayret bir fiili dua olsun ve Rabbim hakkımızda hayırlı olacak şekilde güzelliklerini nasib eylesin.
Ramazan-ı Şerifinizi tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dua ve temenni ederim.