İRFAN MEKTEBİ DERGİSİ HAZİRAN 2021

  • 0.0 Yorum var.
  • Ürün Kodu : 04 03 21 06
  • Marka : SÜEDA

  • Toplam Fiyat
  • Fiyatı
    3,00 TL + KDV
  • Adet :
  • Çevirmen
  • Yayın Tarihi
  • ISBN
  • Baskı Sayısı
  • Dil
  • Sayfa Sayısı
  • Cilt Tipi
  • Kağıt Tipi
  • Boyut
  • Aynı Gün Kargo
  • En Ucuz Ürün
  • Fırsat Ürünü
  • Hediyeli Ürün
  • Hızlı Kargo
  • İndirimli Ürün
  • Özel Ürün
  • Sınırlı Sayıda
  • Şok fiyatlı
  • Yeni Ürün
  • Ücretsiz Kargo

ANAHTAR İNSANDIR

Biliyorum, belki kaç defa okudunuz veya dinlediniz aşağıdaki hikâyeyi. Fakat maksada hizmet ediyor olan şeyler için çokça tekrar edilen bir söz daha var, o da şudur: “Ettekraru ahsen velev kane yüz seksen.”

Ben de kapağa taşıyıp içeride de epey farklı açılardan değerlendirdiğimiz insan ve kıymetinden dolayı bu hikâyeyi buraya tekrar aldım. Hikâye şu:

Adam, bir hafta çalışmanın ardından pazar sabahı bütün haftanın yorgunluğunu atmak için eline gazetesini alır ve kahvesini yudumlarken hem gazetesini okur hem de rahat takılmak düşüncesiyle evde olmanın tadını çıkarmaya çalışır. Tam bu hal üzereyken oğlu koşarak gelir ve parka ne zaman gideceklerini sorar. Baba oğluna söz vermiştir, onu parka götürecektir ama unutmuş olduğundan ve fikren de evde rahat bir gün geçirme düşüncesinden çıkmak istemediğinden bir yol bulup çocuğu başından savmak ister. 

Sonra gazetenin ek olarak verdiği dünya haritası gözüne ilişir. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırır, daha sonra da oğluna “Eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni parka götüreceğim” der. Bir taraftan da çocuğa zor bir iş verdiği ve bu işin onu akşama kadar oyalayacağı düşüncesiyle bir önceki rahat haline döner.

Amma velakin aradan on dakika geçmiştir ki oğlu babasının yanında yeniden bitiverir. “Baba haritayı düzelttim, artık parka gidebiliriz” der. Adam önce inanamaz ve görmek ister. Gördüğünde de hayretler içinde kalır, hakikaten çocuk dünya haritasını yapmıştır. Bunu nasıl yaptığını sorar. Çocuk der ki:

Bana verdiğin harita gerçekten zordu babacığım. Sen verdikten sonra dünya hakkında çok da bir şey bilmediğimi fark ettim. Ve ben bu dünyayı nasıl düzeltirim diye düşünmeye başladım. Ümidim kırılmaya başlamıştı ki tam arkasında bir insan olduğunu fark ettim. Evet dünyayı tanımıyordum, fakat insanı tanıyorum.

Sonra şu vurucu cümleyi söyler çocuk:

İnsanı düzelttiğim zaman dünya kendiliğinden düzelmişti. 

İnsan haricinde her şey kudret-i İlahiyenin emri altında ne kadar da intizam ve düzen içerisinde hareket etmektedir. İnsan elinin değdiği ve nefsani dokunuşlarının var olduğu neresi varsa o da sıkıntı ve problem üretmekten başka bir netice vermemektedir.

Durum böyle iken, bütün insanlığın başta kendi nefsi olarak insana odaklanmak ve yaratılış maksadına uygun olacak şekilde insana yatırım yapmaktan başka yapılacak daha önemli bir iş bulunmamaktadır. Çünkü anahtar insandır.

Anahtarın anahtar olduğu anlaşılır ve nasıl kullanılacağı anlaşılırsa, gazetedeki insan resmini düzelttiğinde dünyanın düzeldiği gibi, gerçek manada da insanın düzelmesiyle dünya düzelecek, sıkıntılardan selamete çıkılacaktır.

Aksi takdirde çözüm olarak ortaya konulan her şey, çözümsüzlüğün anahtarı olacak ve o koca dünyamız her birimiz için haps-i münferid olarak azap verecektir. İki yüz yıla yakın süredir olan da budur.

Tekrar edilmesi gereken cümle, anahtar insandadır. Buna ilave edilmesi gereken cümle ise, insanı insan yapacak olan İslamiyet’tir ve Peygamber Efendimizin sünnetine ittiba etmektir.

 =>DERGİYE ABONE OLMAK İÇİN TIKLAYIN...

=>İrfan Mektebi Dergisinin " www.irfanmektebi.com " Adresini de Ziyaret Etmenizi Tavsiye ederiz...

* Yorum eklemek için Üye Girişi yapınız.
Pozitif Oran 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00